Sarayda düzenlenen “Adli Yargı Hakim ve Cumhuriyet Savcıları ile İdari Yargı Hakimleri Kura Töreni” skandal anlara sahne oldu. Törenin sarayda yapılması ayrı bir tartışma konusu oldu. Ancak, kuraya AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin’in skandal anları damga vurdu. Zengin, Erdoğan’a yeğenini gösterdi ve “Kurada da görürüz” dedi.
Törende, ismi okunan hakim ve savcılar sırayla ayağa kalktı. Özlem Zengin, kura çekimi devam ederken söz aldı ve Erdoğan’a seslendi. “Kurada hemen göremeyeceğiz ama. Benim yeğenim de Arif Dağhan’ı da telaffuz etmek istiyorum” dedi. Zengin, “Arifçiğim neredesin?” diye seslendi ve “Biraz sonra yerini öğreniriz. Çok teşekkür ediyorum Sayın Cumhurbaşkanım” sözleriyle konuşmasını tamamladı.
Zengin’in konuşmasıyla birlikte isim karışıklığı da yaşandı. Yeğen Arif Dağhan ile isim benzerliği olan bir kişi ayağa kalktı. Yeğen Arif Doğan gülümseyerek Erdoğan’a selam verdi. Bu olay sosyal medyada tartışma konusu oldu ve “liyakat” vurgusu yapıldı. Konya Hakimliği’ne atanan Arif Dağhan, Özlem Zengin’in öğretmen ablası Özgül Dağhan’ın oğlu olarak dikkat çekti.
Sosyal medya kullanıcıları, yaşananları eleştirerek liyakat konusunu gündeme taşıdı. Kura töreninde yaşanan bu olay, adalet sistemindeki liyakat tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Özlem Zengin’in yaptığı açıklamalar, birçok kişi tarafından olumsuz karşılandı.
Kura töreninde yaşananlara AKP içinde de tepki geldi. Eski AKP Milletvekili Metiner, “Adli kura toplantısı bir parti toplantısı değildir. O yüzden Cumhurbaşkanımız ve Adalet Bakanımız dışında partili aidiyeti olan arkadaşlarımızın o kura toplantısında sahnede görünmeleri doğru değildir” dedi. Bu açıklama, partinin içindeki rahatsızlığı gözler önüne serdi.
Metiner, “Kürsüden hangi savcının hangi siyasetçimizin yakını olduğunun bizzat o siyasetçimiz tarafından anons edilmesi de doğru değildir. Bu gereksiz yere yanlış bir algının oluşmasına sebep verir” şeklinde konuştu. Bu tür açıklamalar, adalet sisteminin bağımsızlığına dair endişeleri artırdı.
Kura törenindeki anlar, liyakat tartışmalarını beraberinde getirdi. Sosyal medya kullanıcıları, mükalat intiharlarını hatırlattı. Kaymakamlığın personel alımı için birinci sıradan girdiği mülakatta elenen Doğuş Can Kavaklı (22), Samsun’da kaldığı yurdun altıncı katından atlayarak hayatına son vermişti.
İstanbul Barosu, Hakim ve Savcılık sınavında 115’inci olan ancak sözlü mülakatta elenen hukukçu Mert Akdoğan’ın yaşamına son verdiğini duyurdu. Savcı adayı Mithat Can Yalman (29) ise, baskı ve tehdide maruz kaldığına dair mektup bırakarak yaşamını sonlandırdı. Yalman, mektubunda koordinatör hakim ile mentör savcının mobbing ve tehditlerine maruz kaldığını açıklamıştı.